Merhaba dövme tutkunları! Dövme yüzyıllardır süregelen bir sanat ve bizi de içine çekiyor. O her zaman dilimi, her kültür ve hatta her birey için farklı bir amaca hizmet ediyor. Örneğin, geçmişte Hun Türklerinde asil ve kahraman kişilerin dövme yaptırdıklarını, Roma'da ise tam tersi, suçluları ve köleleri belli etmek için bir işaret niteliğinde dövme kullanıldığı biliyoruz. İster mistik bir inançla ister bir gruba ait olma kaygısıyla isterse de bedeni süsleme amacıyla yapılmış olsun; dövme çoğumuzun hayatında hatırı sayılır bir yere sahip.
Dövmenin bizim hayatımıza girmesi, en azından vücudumuzda yer alması, her ikimizin de yirmi yaşını buluyor. İlk dövmelerimizi yaptırmadan önce yaşadığımız gelgitler, acaba nereye ne yaptırsak soruları bitmeyecek gibi gelse de kendimizi dövme sedyesinde bulmuştuk. Ya da bir arkadaşımızın oturma odasında kendine yeni aldığı dövme makinesiyle bakışırken… Bunlar çok da önemli olmayan detaylar diyelim. Zac Efron gibi yolo dövmesi ya da ilginç bir fontla canım anam dövmesi yaptırmadık sonuçta. Önemli olan hayatımız boyunca taşıyacağımız bir aksesuar, taze bir anı ve yeni bir deneyim edinmemizdi. Bir parçamızı yansıtmanın verdiği mutluluk ise hala bizimle. Eğer siz de kendinizi yansıtmanın estetik bir yolunu arıyorsanız ve aklınızın bir ucundan dövme yaptırmak geçtiyse biz tattARTed olarak buradayız çünkü bu sürecin ne kadar komplike olabileceğinin farkındayız. Dövme çeşitlerinden, öncesi-sonrasına bakacağımız bazı kapama dövmelerden, hatta dövme stüdyosunda bir günün nasıl geçtiğinden haberdar olmak isterseniz takipte kalın!
0 Comments
Leave a Reply. |
YazarlarDilay Demirgan Arşiv
January 2022
Kategori
|